Orhan Pamuk'un en sevdiğim romanlarından biri oldu. Pamuk, kendi ailesinin hikayesini anlattığı Cevdet Bey ve Oğulları'nda denediği Bildungsroman kurgusunu bu kez 1960ların başında İstanbul'a göç etmiş Beyşehirli bir ailenin cephesinden anlatmış. Aynen Cevdet ve Oğulları'ndaki gibi ailenin gelişimi modern TR ve İstanbul tarihi üstüne bina edilmiş, ancak mekan Nişantaşı ve Boğaz kıyısı semtlerden, Gültepe, Duttepe ve Tarlabaşı tarafına taşınmış. Yine bu semtlerin kentsel dönüşüm hikayesi romana çok iyi yedirilmiş. Erdem Akakçe'nin harikulade seslendirmesi de romana enfes bir tat katıyor. Bu kadar farklı karakteri her biri birbirinden farklı ses tonlarıyla başarıyla seslendirmiş olması gerçekten inanılmaz. Büyük keyif aldım romandan. Sanırım bir daha dinleyeceğim.

Cok sevdim. Ama Erdem Akakce seslendirmese bu kadar sevmezdim galiba. Çok iyiydi. Bozaaaaa

Orhan Pamuğun ne kadar büyük bir yazar olduğunu anladım. Ana dilimizde böyle bir yazarı okuma şansına sahip olduğumuz içinde çok şanslıyız. Bu kitabın arkasından Murakami, tatsız, tutsuz, hasta yemeği gibi geldi.

Türkiye'nin bir dönemini güzel anlatmış ama gereksiz bir uzunlukta buldum romanı. Severek okuduğum, değerli bir yazar Orhan Pamuk, ama bu romanı 'başladım bari bitireyim' kafasıyla bitirmeye çalıştım. Sanırım, merak ettiren ya da heyecan uyandıran bir hikayesi olmadığı için. Pek çok Türk filminin konu ettiği 'kırsaldan İstanbul'a gelerek ya bir düzen tutturup semiren ya da uyum sağlayamayıp yenilen' insanların öyküsüne benzer bir hikaye çıktı karşıma. Sonunu hiç merak etmedim, baştan belliydi sanki. Orhan Pamuk kitabı diye, saygıdan bitirmek için çaba gösterdim, yoksa yarıda bırakırdım herhalde. Ancak seslendirme çok başarılıydı. Karakterlere ayrı sesler vermiş olması dinlemeyi keyifli hale getirmiş.

İnsanın nasıl ruhuna işleyen bir hikaye! Orhan Pamuk’un ilmek ilmek işlediği başka yönden bir Selvi Bpylum Al Yazmalım hikayesi .. Bu kez Asel yerine Mevlud var, Cemşit ve İlyas, Rayiha ve Samiha olmuş.. Başlarda biraz zor gidiyor gibi ama sakın bırakmayın; sonrasında öyle sarıp sarmalıyor ki sizi hikaye her bir satırını boza gibi kıvamıyla içmek istiyor insan.. Seslendirme muhteşem ötesi.. kitabı canlı kanlı bize tiyatro gibi sunuyor.. her bir karakteri ayrı canlandırıyor.. böyle güzel “ Boooozaaaa” denir mi hiç..

Bozacı Mevlüt un yaşam oykusu üzerinden, 60larda İstanbul'a göç eden Anadolu köylüsünün düşünceleri, yaşam standartlari, zengin oluşları ya da fakir kalışları ... Kronolojik olarak aktarılmış. Gecekondu mahallesinde yaşayanların, sokak satıcılarının öyküsü... Seslendirme gerçekten çok iyiydi 👍 dinlerken hiç sıkılmadım, yorulmadım ve uyuklamadım. Akıcı bir kitap 👍 şu an bozacı Mevlüt ile gerçek hayatta da tanismisim gibi hissediyorum 🌸

Okurken sıkılmıştım ama dinlerken çok keyif aldım. Erdem Akakçe❤ eşsiz seslendirmesiyle kitabi keyifli hale getirmis ❤

Harika bir orhan pamuk romanı. Çok keyifle ve pür dikkat dinledim. Seslendirme de muhteşemdi.

Orhan Pamuk gerçekten destansı anlatımla ülkenin siyasi, sosyolojik gelişmelerini ilçe, mahalle ve semtlere indirgeyerek yok olmaya yüz tutmuş bozacı gözüyle harmanlamış, yakın tarihe görkemli bir anlatı sunmuş. Erdem Akakçe'nin seslendirmesine hayran kaldım. 5 yıldız. Teşekkürler

Nobel’e layık bir yazar olduğunu her kitabinda hissettiren bir yazar Orhan Pamuk gerçekten araştırma- tarih-edebiyatın En etkin diliyle yorumlayabiliyor.. İstanbul’un Türkiye’nin değişimini bir pencereden harika bir kurgu ile anlatmış kesinlikle tavsiye ediyorum okuyun. … seslendirme çok çok çok başarılı seslendirme bir sanat Dedirtiyor insana kutluyorum.