Dinlemek çok iyi geldi. Zamana yetişemeyip okuyamadığım kitapları dinliyorum. Kitaplar hayatımın vazgeçilmezi.Hele bu günlerde en iyi arkadaş...

Her kadının hayatında karşılaştığı zorluklar ikilemler haksızlıklar... ülkenin içinden geçtiği karmakarışık zamanlar... hayata dair kısa yazılar

Kitap bir derleme çalışması gibi. Yazarın sürekli olarak çok karamsar konulara değinmesi ve kadınlardan konu açıldığında sürekli hatunlar ya da hatun taifesi gibi sözlerinden gına geliyor bir saatten sonra.

Çok hevesle başlamıştım , ama yarım birakmamak için çok zor bitirdim.

“Bir kas olan beyin” dedi, inanamadım

Konular çok sık değiştiği için oryante olamadım🙁 Elif Şafağın diğer kitaplarından farklıydı…

Kitabi yarım bırakıyorum. Sadece çocukluğu ve universite yılları Türkiye'de geçmiş ilk fırsatta londraya yerleşip verdiği örneklerin 30 yıl öncesine ait olduğu asla doğuya gidip bir okul projesinde bulunmamış, Azra Akın gibi cezaevindeki çocukları bir gün lunaparka goturmemis kısaca karamsar, eleştirel, acınası bir dille kitabi kaleme almış 2,5 saat dinledim ve yeter dedim. Asla güncel değil. Elif hanım siyah sütü lohusalık döneminde kaleme almıştı bu kitabı ise belli evlilikten,eşten sıkılarak eşine inceden dokundurma yapmadan yazamiş. Bir restorana gidip adını bilmediğimiz yemekleri görünce mi oraya ait olmadığını hatırlıyor. Elif hanım ara ara turkiyeye söyleşiye gelir ve ya pera palasta söyleşileri. Ben doğan cuceloglu söyleşisinde mini minnacık bi kitapçıda dinledim.

👍🙏♥️

Tüm kitapları gibi bu da çok akıcı, bilgilendirici ve merak uyandıran bir kitap. Son dönem en çok okumamız gereken kitaplardan. Çünkü hepimiz yalnız hissediyoruz...

Saçmalamış Elf hanım, büyük saçmalamış.