4
Kurgu Dışı
“Annem her zaman, ah, işte üzgün, işte çok acılı… Bir de kalp hastasıydı; hiçbir zaman iğnesine, ilacına, tedavisine devam etmedi. Her gün ölmek istedi. Kız kardeşimden sonra, altı sene sonra öldü. Babamı kendinden öteledi, istemedi yanında. Hayat dolu, sıcak bir insandı, ama işte aşırı üzgündü, yani hem yaşıyordu hem yaşamıyordu.”
Madımak, 2 Temmuz 1993’ten beri Türkiye tarihinin en karanlık günlerinden birinin adıdır. Madımak Oteli, o gün Sivas’ta yapılacak kültürel bir etkinliği “dinsizlik”le, “zındıklık”la suçlayan bir linç topluluğu tarafından saatlerce kuşatıldı, sonuçta etkinlik için şehre gelen otuz üç kişi katledildi, elli bir kişi ağır yaralandı. Ölenlerin ardında yaslı aileler, yakınlar, anneler, babalar, kardeşler kaldı. Onlar katliamın hesabının sorulması, hayatlarını kaybedenlerin anısının yaşatılması, o gün olanların bir daha yaşanmaması için mücadele ettiler, ediyorlar. Öte yandan evlerin, odaların içinde keder hep vardı ve onlarca yıl sonra, bugün de varlığını hâlâ sürdürüyor. Ozan Çavdar, Sivas Katliamı’nda yakınlarını kaybeden ailelerle görüşerek bellek mücadelelerinin arka planında kendini hep hissettiren yası, kayıpla nasıl başa çıktıklarını araştırıp, bizzat onların dilinden aktarıyor. Zeynep Altıok Akatlı, Eren Aysan ve Yeter Gültekin ile yaptığı görüşmelerin yanı sıra kamuoyunca daha az bilinen, ama kayıplarının hatırasını yaşatmak için didinen Pir Sultan Abdal Kültür Derneği çevresindeki ailelerin sesini de kitabına taşıyor. Sivas Katliamı: Yas ve Bellek, yakınlarını katliamda kaybeden ailelerin samimi duygularının, düşüncelerinin işitileceği ilk akademik araştırma olma özelliğini taşıyor
© 2021 İletişim Yayınları (E-Kitap): 9789750530913
Yayın tarihi
E-Kitap: 29 Nisan 2021
4
Kurgu Dışı
“Annem her zaman, ah, işte üzgün, işte çok acılı… Bir de kalp hastasıydı; hiçbir zaman iğnesine, ilacına, tedavisine devam etmedi. Her gün ölmek istedi. Kız kardeşimden sonra, altı sene sonra öldü. Babamı kendinden öteledi, istemedi yanında. Hayat dolu, sıcak bir insandı, ama işte aşırı üzgündü, yani hem yaşıyordu hem yaşamıyordu.”
Madımak, 2 Temmuz 1993’ten beri Türkiye tarihinin en karanlık günlerinden birinin adıdır. Madımak Oteli, o gün Sivas’ta yapılacak kültürel bir etkinliği “dinsizlik”le, “zındıklık”la suçlayan bir linç topluluğu tarafından saatlerce kuşatıldı, sonuçta etkinlik için şehre gelen otuz üç kişi katledildi, elli bir kişi ağır yaralandı. Ölenlerin ardında yaslı aileler, yakınlar, anneler, babalar, kardeşler kaldı. Onlar katliamın hesabının sorulması, hayatlarını kaybedenlerin anısının yaşatılması, o gün olanların bir daha yaşanmaması için mücadele ettiler, ediyorlar. Öte yandan evlerin, odaların içinde keder hep vardı ve onlarca yıl sonra, bugün de varlığını hâlâ sürdürüyor. Ozan Çavdar, Sivas Katliamı’nda yakınlarını kaybeden ailelerle görüşerek bellek mücadelelerinin arka planında kendini hep hissettiren yası, kayıpla nasıl başa çıktıklarını araştırıp, bizzat onların dilinden aktarıyor. Zeynep Altıok Akatlı, Eren Aysan ve Yeter Gültekin ile yaptığı görüşmelerin yanı sıra kamuoyunca daha az bilinen, ama kayıplarının hatırasını yaşatmak için didinen Pir Sultan Abdal Kültür Derneği çevresindeki ailelerin sesini de kitabına taşıyor. Sivas Katliamı: Yas ve Bellek, yakınlarını katliamda kaybeden ailelerin samimi duygularının, düşüncelerinin işitileceği ilk akademik araştırma olma özelliğini taşıyor
© 2021 İletişim Yayınları (E-Kitap): 9789750530913
Yayın tarihi
E-Kitap: 29 Nisan 2021
Sesli kitapların büyülü dünyasına adım at.
2 yoruma göre
Hüzünlü
Sürükleyici
Merak uyandıran
Puanlamak ve yorum yazmak için uygulamayı indir.
2 yorum içinden 1 yorum gösteriliyor
Hüseyin
11 May 2021
Bu tür olayları araştırıp tahriye not düşmesi önemli tabii,ama keşke bu tür dramlar hiç yamamis olsaydı. Yaşaması ve yaşatılması ülkemiz için büyük bir utanç ve de üzücüdür.
Türkçe
Türkiye