Fatih Yaşlı sade bir dille Endüstri Devrimi sonrası 19. yüzyıl Avrupasının Nietzsche ve Marx tarafından nasıl yorumlandığını anlatıyor. Emek sürecini, işçi sınıfının karşılaştığı sorunları, çocuk işçileri, makineleşmeyi Marx’ın eserleri üzerinden derli toplu kaleme almış. İş dünyası deyince liderlik, performans konularına dair kitaplar daha fazla olsa da bu tür eleştirel kitaplar günümüzün çalışma yaşamını anlama açısından son derece faydalı.

Büyük bir cehalet ürünü. Sevgili Fatih'in böyle bir kitap yazmak için kendisinde bulduğu cesareti kutluyorum. Ne Nietzsche'yi ne de Marx'i anlayabilmiş değil. Platon'un metafizik algısının düşünce tarihine hakim olması karşısında Nietzsche'nin takındığı tutumunu anlamadan (ki bu modern felsefede metafizkten Varlık ve varoluş felsefesine geçiş anlamına da gelir) ya da aynı şekilde Marx'i sadece Stalin yorumuna indirgeyek tartışmak en azından günümüzde büyük cesaret isteyen bir çaba. Hele bir de yabancı dile yeterince hakim olmadan ortalamanın altındaki çeviriler üzerinden böyle bir çabaya girişmek, pes dedirtecek kadar garip. Hayatta başarılar diliyorum sevgili Fatih.

Felsefe tarihi içerisinde iki büyük insanı somutlaştırarak anlatan bu güzel eseri okuyun. Böylece Nietzsche’yi anlamadan onu devleştirenlerin yanılgılarını öğrenirsiniz.

Kitap (bence) güncel hayatı temsil etmiyor. Seslendirme daha iyi olabilir. Bazı noktalarda ses kaydı farklı.

2kez dinledim. Bu kadar akademik külliyatın okunur ve anlaşılır hale getirilmesi çok etkileyiciydi. Yüreğine emeğine sağlık hem yazarın hem seslendirenin. Şiddetle tavsiye ediyorum

Gayet başarılı bir çalışma herkese tavsiye ederim.

Tavsiye ederim