SUBAYI ÖLDÜRMEK

Bu kitapta bir kumpas dava ile yargılanmış, beraat etmiş ve sonrasında emekli olmuş bir subayın ülke sorunlarına ilişkin görüşlerini ve son tahlilde ülkemizin son yirmi yılda nereden nereye savrulduğunu okuyacaksınız. Bu kitap esasında yeni Türkiye’nin de kısa bir analizi olacak. Türkiye’nin kurucu ve esas ayarları ile oynanmasının da kısa bir muhasebesidir aslında. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 31 Temmuz Afyon’da subaylara hitaben şöyle buyuruyor: “Şahsi ve özel hayatları itibariyle de subaylar fedakârlar sınıfının en önünde bulunmak mecburiyetindedirler. Çünkü düşmanlarımız herkesten evvel onları öldürürler. Onları aşağılar ve hor görürler. Hayatında bir an olsa bile subaylık yapmış, subaylık izzeti nefsini, şerefini duymuş, ölümü küçümsemiş bir insan hayatta iken, düşmanının tasarladığı ve reva gördüğü bu muameleye katlanamaz. Onun yaşamak için bir çaresi vardır; şerefini korumak! Hâlbuki düşmanlarımızın da kastettiği, o şerefi ayaklar altına almaktır. Dolayısıyla subay için ya istiklal, ya ölüm vardır...” Bugün dâhili ve harici bedhahlarca “Subayların Öldürülmesi”ne yönelik yoğun bir saldırı altındayız, TSK için tasarlanan ve biz subaylara reva görülen bu muameleye KAT-LA-NA-MI-YO-RUM. Ulu önderin buyurduğu gibi bir onur savaşı verme gayreti içerisindeyim. Bu savaş, siyasal çıkarlar uğruna subayların aşağılanarak, kumpaslarla, hainliklerle öldürülmesine müsaade etmeden, askerlik yeminime bağlı kalarak, Harbiyelilik ruhunun gereğini yerine getirmektir. Değil bir an, tam 29 yıl, subaylık izzetinefsini, şerefini duymuş, yeri geldiğinde ölümü küçümsemiş bir subay mücadelesidir. Bu kitap bu bağlamda, ülkenin her yönden savrulmalarına karşın, dilimizin döndüğünce, elimizden geldiğince iktidarda olanları, yanlış yolda olanları uyarmak maksadıyla yazdığımız yazılardan oluşmaktadır. Yanlışa yanlış demek en doğal hakkımdır. Bu gücü de bir birey, bir emekli subay olarak TC Anayasası’ndan alıyorum. Bu kitabı beni, vatanını ve bayrağını kendi özünden çok seven bir Türk vatandaşı olarak yetiştiren, bu ruhla büyüten, kendisi de bir subay olan sevgili babama, canım anneme ve evlilik hayatımızın iyi, kötü her gününde bana destek olan sevgili eşim ve oğluma atfediyorum. Ne mutlu Türküm diyene, Ne Mutlu Mustafa Kemal Atatürk’ün Harbiye’sinde okumak şansını bulanlara ve içindeki Harbiye ruhunu hiçbir zaman kaybetmemiş olanlara…

© 2024 Galeati Yayıncılık (E-Kitap): 9786057426918

Yayın tarihi

E-Kitap: 10 Ekim 2024