Sığ ve günümüz bilgisinden oldukça uzak bir kitap. Yer yer evet kanıtlanmış bilgiler var ancak bolca varsayım içeriyor.Kendi çağı içinde değerlendirmek lazım. Öyle bile parlak bulamadım.

Aşk ve cinsellik hakkında neredeyse hepsi doğru yapılmış varsayımlar.

Freud bu kitaptan esinlenmiş olsa gerek. Neyseki humanizm ve feminizm yükselmiş ve psikoloji dw gelişmişte bu görüşler bilim çevrelerinde terk edilmiş. Halk arasinda dolaşan hikayeler gibi biraz.

90 yıllara kadar herkesin açık açık farkında olduğu ve ona göre yaşadığı, kadın erkek ilişkilerindeki acı gerçekleri teorize ederek öğreten bir başyapıt. Neyin ne olduğunu henüz anlayamamış 30 yaş altı gençlerin, özellikle de erkeklerin, okuyup hayatını ona göre kurgulamasi şart. Negatif yorumların ekseriyetle üçüncü dalga feminzim ile zehirlenmiş kadınlardan gelmesi şaşırtmadı.

Anlatımların bilimsel verilere dayanıp dayanmadığı konusunda kararsızım...

Darwin dönemi aydınlarının spiritüellikten genetik mirasa dayalı açıklamalara nasıl bir geçiş yaptığını gözlemlemek keyifli. Karikatürize ederek özetlersek, filozofun savı, aşkın adeta doğacak yeni neslin yaşam özlemine hizmet eden cinsellik içgüdüsünden kaynaklanan bir çekim olduğu şeklinde. Eğlenceli antropolojik tespitler de mevcut.

Dönemine göre değerlendirilebilinir.. Mizojinist bakış, kesinlikle gerçekçi bilimsel saptamalar yok..Aşkin fizyolojisine bazı kabul edilebilir yaklaşımları var yeterli değil… Kadınları nesne olarak görmüş ünlü felsefeci ☹️ hayal kırıklığı….

Son derece cinsiyetçi anlatımlar ve ağır genellemeler var. Aşkın doğası pozitif bilimlerde olduğu gibi determinist bir bakış açısı ile ele alınamaz, alındığı zaman da böyle enteresan genellemeler söz konusu. Haklı olduğu noktalar var evet cinsellik bir içgüdü vs ama aşkın tek bileşeni bu değil pek çok farklı faktör var. Çağın gerisinde bilgiler.

klasikkkk☆☆☆☆☆☆

Hayata duygularıyla değil aklıyla bakanlar için harika bir kitap