İç sesimi de Tilbe Saran seslendirsin..🫠 Şu an kitabın ikinci saatindeyim, Berrak Yurdakul’un kitaplarına çok benzettim eğer o betimlemelere o üsluba tanıdıksanız bu kitabı da çok seversiniz 🩷 Eğer bilmiyorsanız da kitap çok tatlı bir üslupla yazılmış, anlatılış tarzı akıcı ve resmen sevimli. Dinlediğim iki saatte çok keyif aldım ve enerjim yükseldi. Doğayı, baba kız ilişkisini, betimlemeleri seviyorsanız dinleyin derim. İlerledikçe güncellerim 🌸 Güncelleme: 6 buçuk saat oldu. Hüzünlü yerleri ortaya çıktı kitabın 🥹 Ama öyle sıkıcı olan ya da akıcılığı bozan tarzdan değil. Kitap daha da merak uyandırıcı oldu alıştıkça daha akıcı oluyor 🥰 Bitirdim.. Sonu efsanevi mit-vari bitti, benim için şaşırtıcıydı ama güzeldi ☺️ İncir ağacı seni unutmayacağım, aralara serpilen doğa ile alakalı bilgiler(mesela kraliçe arıların yumurtlamak için kendi kanatlarını ısırıklarıyla koparmaları gibi) çok hoştu. Aslında doğadan ne kadar uzağız demeden edemedim.. Ağaçlara farklı bir gözle bakacağım artık 🥹💚🌳

Herkes harika bir yazar yazmış ben ise çevirmenin gücüne hayranım 👍🏻 Elif Şafak Türkçe yazamıyor bilindiği gibi . İngilizce yazıyor ve çevirmen çeviriyor. Bazı romanlarında bu çevirmenin gücünü görmemek imkansız. Tilbe Saran var diye geldim 😅 yoksa Türk yazarı olarak anılan ama Türkçe yazamayan birini nemalandırmak istemem 🫵🏾

Türk kimliğimi bir kenara koyup yazacaksam Elif Şafak'ın çok maharetli bir kalem olduğunu teslim etmeliyim. Muhteşem bir üslup ve akıcılık. Ama bir romanda herşey bu değil elbette. Adı Türk ama satırlarından anlaşılacağı üzere bu halinden pek de memnun olmayan bu Hanım keşke objektif yazacağım diye Türk kaynakları dışındaki dokümanlar ile yetinmeseydi. Tarih boyunca hep mezalime uğramış ama yazar gibi özüne düşman kalemlerin marifetiyle yanlış anlatılmış bir milletin bütün akademik kariyerini Kıbrıs'a bina etmiş bir evladı olarak burada yazılanların objektiflikten çok uzak olduğunu yazmalıyım. Keşke yazar hiç bir suçu olmadan katledilen Sandallar, Kilitkaya ve diğer Türk yerleşimlerini cesaretle yazabilseydi. Ve yine keşke uluslararası kabulünü artırmak gayesiyle Eoka, Grivas vs. konularını bu kadar yüzeysel geçmeseydi. Neyse Orhan Pamuk neyse Elif Şafak odur benim nazarımda. Ama Tilbe Saran, sen mükemmel ötesisin.

Çok sıkıcı, hikaye zayıf belki Yorgos ve Yusuf daha çok işlense daha iyi olabilirdi ya da Meryem ama bayık Defne ve Kostas aşkını dinlemek hiç keyifli değildi.Adanın durumuna Rum ve Türk komşuların ilişkilerinin değişimine değinilebilirdi bu roman kesinlikle olmamış tıpkı Havva’nın üç kızı gibi. Bir de zaten Türkiye’de okunsun diye yazılmamış zaten yurt dışında okunsun konuşulsun diye yazılmış.

Bir kıbrıs romanı... Doğaya, insana, barışa olan hassasiyet ve hasret mükemmel işlenmiş.. Bir elif şafak anlatımı..tüm kitaplarını okumuş bir okur olarak diyorum... ,( tck 301 den yargılandığında bile bu kadar üzgün hissetmemiştim..) Fakat değinmeden edemem, satır aralarında geçen "türk işgali... Başlarken... Sürerken... Devam ederken" kavramları, "türk işgali" söylemlerini esefle kınıyorum..hakikati yansıtmadığını ve birçok Türk kıbrıs şehidine haksızlık olduğunu düşünüyorum... Cengiz topel i anmadan, kanlı küveti anmadan... bir kıbrıs hikayesi eksik ve haksız bir anlatımdır..

Tek nefeste dinledim ve hemen sipariş ettim bu kitap kesinlikle kitaplığımda olmalı. Eline sağlık Elif Şafak!

İlginç bir kurgu. Pek çok referanslarla zenginleştirilmiş, Kıbrıs yakın tarihi hümanist ve tarafsızlık çabası ile yazılmış. Elif Şafak’ın Nobel edebiyat ödülü için çalıştığı haberi yayılmıştı bir ara. Elif Şafak, Ermeni diyasporasının Türkler’i sevmeyen hatta açık Türk düşmanı bazı kişileriyle içli dışlı olmuş, gerçek dışı olan fakat her iki topluma da acılar veren savaş sırasındaki olayları kullanarak “Ermeni soykırımı” tezini savunmuştur. (Bakınız “Baba ve Piç” kitapı)Tilbe Saran her zamanki gibi muhteşem. Onun seslendirmesi olmasa bu kitabı sonuna kadar dinleyemezdim.

Tilbe Saran ❤️❤️

Tek kelimeyle Harikaydı... Seslendirme ve hikaye muazzam güzel kitaplıkta yerini alacak bir eser emeği geçenlere teşekkürler...

Yazarın Cumhuriyet'in yüzüncü yılında hiç birşey paylaşmaması çok manidar. Cumhuriyet yerine yaşadığı yerden paylaşım yapması Türk halkına bir saygısızlık olarak görüyorum. Bu zamana kadar kitaplarını okudum ama bundan sonra okumayacagım.